26 Mayıs 2010

7 Kelepçe

Trabzonspor maçında çıkan olaylardan ötürü 10 kişi tespit edilmiş kameralardan.. 26 Mayıs sabahı erkenden uyanan Türk Polisi almış bu arkadaşları içeri.. 7 tanesi tutuklanarak cezaevine alındı.. Konu; "mala zarar vermek"..

Emniyet kamerasıyla belirlenen bu kişiler, Telekom tribününde çıkan olaylardan sorumlu tutulmuş.. 7 kişi içersinde farklı tribünden olan, ispat edilen taraftarlar bile var üstelik.. Nasıl bir kamera tespitidir bu, çözemedim.. Tek cezanın yine taraftarlara kesildiği bir olay..

Tribünleri galeyana getirip anons rezaletini taraftara yaşatan adam dışarda.. Bu rezalete sebep olan yönetim başımızda.. Tepki gösterenler içerde.. Ha benim kardaşıma..

Biber gazının bile elmalısını çok gördüler.. Jop diyorum, misal, kırmızı kurdaleli filan olsa ya.. İşe renk katsak biraz artık, dalgamıza baksak.. Her halükarda tüm ışıklar sönecek ve spotlar bizim başımızın üstünde yanacak.. Hep 'kalabalık' suçlu olacak.. Ortak tepki olumsuz önyargılara gark olacak..

Ben nacizane kendimi ihbar ediyorum.. Kadıköy'de oynanan Manisaspor ve Denizlispor karşılaşmalarında, Telekom tribünündeki tuvaletin klozet kapağını kaldırmadan işedim.. Yaptım bunu ve ısıtmaları bile olan stadımızın tuvaletlerinde kamera olmadığının farkına vardım.. Ve orada kendimi yalnız hissettim.. Suçlu hissettim.. Bu sebeple bu yanlışımın cezasının kesilmesini talep ediyorum.. Sezon ortasında kış aylarına müteakip bulunduğum bölgedeki ısıtma sönsün mesela.. Veya ne bileyim, sosisli 7 liradan değil 15'ten, ufak su 1.5 liradan değil, 5 liradan satılsın bana.. Polis aramasında bozuk paralardan ziyade kağıt paralarımı bile alsınlar..

Kuşdili'nde oturan vatandaşlar sesten rahatsız olduğu için bundan sonra stadta ıslık çalmak yasak ve ciddi yaptırımları olsun.. İki orta parmağını dişleri arasına alıp, dili hafif dışarda, tükürükler 12 istikametinde ilerlerken görüntülenmiş olan taraftarın vay haline..

Taraftarların 'sürekli' tek suçlu olmasından gayri, içeri alınan arkadaşların savunmalarını okuyan yetkililerin surat ifadesini merak etmekteyim.. İki cümle büyük dalga konusu olacaktır; "sadece ben mi kırdım o koltuğu, herkesi getirin, yada beni bırakın" diğeri ise; "dayı sen beni suçluyorsun da, ben orada değildim, senin kafan mı güzel" olacağını tahmin ediyorum..

Öyle garip bir gündem var ki, saçmalamamak elde değil..
Yukarıda boş boş yazdıklarımdan ziyade, bir iki ciddi kelam etmem gerekirse o da şudur ki; bu üzücü durumu sayfalarına taşıyıp bildiri olarak yayınlayan taraftar grupları içerisinde tek bir isme yönelmiş olan, bencillik yaptığını düşündüğüm Genç Fenerbahçeliler grubu -bana göre- ayıp etti.. Tüm Fenerbahçe taraftarını temsil ettiğini belirttiğin bir platformda isim ayrıştırması yapmadan, tüm arkadaşlarımızın acısını aynı cümlelerle dile getirmek daha şık olacaktı..

Ve son olarak, içeri alınan 7 arkadaşımızdan biri olan Emir'in annesi Melike Hanım der ki; "O çocuklardan birisinin annesi olarak çok üzgünüm, o Fenerbahçe'yi fazla sevdi"

Sıradaki parça anonsu yapan dicey'e girsin..
-seven'ler gece ölür..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder